18 Şubat 2018 Pazar

Çocukla Çocuk Olmak - II


Z.G.A., yavrusu I.’nın miniş gözleriyle bizleri tanıştırdı, yazın bitip günlerin kısalmasıyla kitaplıkta bekleyen kitaplarımı karıştırıp listeye almam da tembelliğimle epey ötelendi. Kız büyümeden yazmaya devam edeyim.

Canım ciğerim Y.D., 2012 yılında hemen her hafta bir yazışma grubumuza Heinz Janisch’in Kral ile Deniz’inden (6-9 yaş) bir öykücük yolladı. Kitapta dünyanın saltanatını pek de sallamadığı kralla yağmur, trompet, yorgunluk vb.ne ilişkin “21 kısacık öykü” yer alıyor. Kitaptaki öyküler bitince Y.D. ile birbirimize göz kırptık, toplamda 16 öykücüğü dönüşümlü olarak tamamladık ve yazışma ekibine göndermeye devam ettik. Sene sonunda öncelikle Janisch’in öykülerini, sonrasında Y.D. ve benim öykülerimizi bir kitapçık olarak bastık ve bu gruptaki arkadaşlarımıza yılbaşında hediye ettik. Sonrasında kim bilir ne öyküler biriktirdik. 
 
 
İsmail Uyaroğlu’nun Çocuk ve Şiir kitabı, çocukluğumdan hatırladığım ilk şiir kitabı. Tahminimce ablama alınmıştır ve evde sıkıntıdan okumayı söktüğüm vakitlerde ilk okuduğum kitaplardan olmuştur. Kitap 1978’de Türk Dil Kurumu Ödülü almış, bendeki (tabi ki yıllar önce iç ettim kitabı) baskı 1981 yılına ait ve 3. basım. Kitabı ne zaman okusam şiirleri ezbere bildiğimi fark ediyorum, gözümü bu kitapla açmış gibiyim. Her şiirini, her resmini (Osman Kehri çizmiş) ayrı seviyorum. Kitap halen idefix ve Nadir Kitap’ta bulunuyor, sanırım son baskı 2005’te yapılmış. Nefes alma ihtiyacı duydukça dönüp dönüp okuduğum temizlikte bir kitap.
 
 
 
-Çocuk ve Şiir şiiri için yapılan çizimde matematiğin temelini öğrenmişim, satır boyu toplamayla-
 
Yine Y.D.’nin (bazen bütün kitaplarımı onun aldığından kuşkulanıyorum) hediyesi Laura S. Matthews’ın Balık (4-6. sınıflar) kitabı, savaşta zorlu bir yolculuk yapan çocuk ve ailesinin burun sızlatıp umutla gülümseten öyküsünü anlatıyor. 2013 Aralık’ta 13. baskısı ulaşmış bana, Günışığı’nda 22. baskısını görmek çok güzel. I.A. okumazsa da, Z.G.A. okumalı mutlaka.
 
Kitaba ulaşmak ne kadar mümkün olur bilmiyorum ama Mojica Podgoršek’in yazıp Mojca Sekulic Fo’nun resimlediği The Best Birthday Present Ever’ı anmadan geçmek istemedim. Kısa Piran ziyaretinde pazardan aldığım iki kitaptan birisi. Sevgili Alex, 7. yaş gününü ailesinden ve diğer penguen arkadaşlarından yine uzakta ve buruk geçirmeye hazırlanırken, yaşadığı hayvanat bahçesi görevlisi ve diğer hayvan arkadaşlarının muhteşem sürprizi ile heyecanlanıyor, coşuyor. Ve Alex’in macerası tam da olmasını isteyeceğim şekilde sonlanıyor. Keşke bir yayın evimiz kitaba ve yayıncısı Lepa Beseda’ya ulaşsa da Türkçe’ye çevrilse, bu güzel kitap.
 
 
Bu liste sebebiyle Nicola Davies’in Kaka (8-11 yaş) kitabını yeniden okuyup çok eğlendim. “İsmi Lazım Değil”in Doğal Tarihi alt başlığına sahip olan kitap, Can Çocuk’un Meraklı Kitaplar dizisinde yer alıyor. Türlü çeşitte hayvanların kakalarını, kakaları üzerinden beslenme alışkanlıklarını, doğadaki kaka döngüsünü hem anlatımıyla hem de Neal Layton’ın eğlenceli resimleriyle aktarıyor. Nicola Davies’in Türkçe’de yayınlanmış başka kitaplarına ulaşamadım ama İngilizce kitaplarının bir kısmına idefix’ten e-kitap olarak ulaşılabiliyor (pöf). Neal Layton’ın yazdığı ve/veya çizdiği kitaplar da yine e-kitap ve İngilizce olarak idefix’te mevcut.
Paule du Bouchet’in Şarkı Söyle Luna’sı (10-12 yaş), 2. Dünya Savaşı’nda Yahudi bir ailenin kızı Luna’nın Varşova’daki hayatını anlatıyor. Can Çocuk’tan çıkan bu harika kitabın kapağında 10-12 yaş dese de, bu kitabı 10 yaşımdan biraz daha ileri bir yaşta okumayı tercih edeceğimi düşünüyorum. Ama yine de anmadan geçmek istemedim.
 
Selçuk Demirel’in kedilerini, Alfabe’sini ve diğer çizimlerini de çok severim ama Mumuk’u alıp sarıp sarmalayasım geliyor, Mumuk’un gözleri bana mutluluk veriyor. Henüz sadece Mumuk Harfleri Öğreniyor’u okudum, Mumuk Oyuncakçıda ve Mumuk Fotoğraflarda’yı okumak için sabırsızlanıyorum.
 
 
Yazıyı yazmaya başlayıp da aylar boyunca bitiremeyince listeye yeni okumalar da ekleniyor. Aslı Der’i daha önce hiç okumamıştım. Günışığı’nın yayınladığı Küçük Cadı Şeroks (4-6. sınıflar), hem yazarın ilk kitabıymış hem de tanışma kitabımız oldu (bendeki kopyası 29. baskı). İçinde harika masallar barındıran bir kitap. Şeroks, 3 kitaplık bir dizi. Büyük Tuzak ve Barış Odaları okuma listemde heyecan uyandırıyor.
 
Ecnebi illerinde müze/tarihi yer gezdikten sonra öle bayıla gezindiğim müze mağazalarında, o yeri/bölgeyi/tarihi/sergiye konu sanatçıyı anlatan çocuk kitaplarını bulunca çok mutlu oluyorum. Türkiye’de daha önce denk gelmemiştim, Göreme Açık Hava Müzesi’nin mağazasında Koray Avcı Çakman’ın Esrarengiz Testi (6-9 yaş) kitabı ile Türkçe’de de böyle eğlenceli ve öğretici kitaplar olduğunu öğrenmiş oldum. Kitapta 4 kuzen (Kafadar Kuzenler) ve aileleri, çok da bizden bir geleneksellik-modernlik karışımında; gerçekçi aile yapısında eğlenceli bir macera eşliğinde Kapadokya’da bizleri gezdiriyor. Kafadar Kuzenler’in yine Kırmızı Kedi tarafından yayınlanan Yassıhöyük (Midas’ın Peşinde), Efes (Efes’in Sırları) ve Antalya (Gizemli Olimpos) maceralarını da aynı zevkle okuyacağımı düşünüyorum.
 
Sevim Ak’ın sevgili Toto’su, Behiç Ak’ın çizimleriyle yanakları sıkıştırmalık bir oğlan çocuğu.  Meraklı, yaratıcı, “ele avuca sığmama” eyleminin başarılı bir uygulayıcısı. Toto ve Şemsiyesi ile Toto’nun Sınıfı (8-10 yaş), pek çok Toto serüvenini bir araya getiriyor. Keşke daha çok macerasını okuma fırsatımız olsa.
 
Shaun Tan’ın bu yazıya dâhil olması durumunu bir süre düşündüm. Kitaplarının hangi yaş grubundaki bir çocuğa hitap edebileceğini bilemedim. Shaun Tan kitaplarıyla, kitapçılarda çocuk kitapları bölümünde karşılaşsam da okurken sıkça hissedilen karamsarlık duygusunu ne zaman çocuk zihinlerine sürmek gerektiği/sürülebileceği konusunda bir fikrim yok. Yazar, bizde çocuk kitapları raflarını süsleyen kitaplarını “resimli kitap” olarak tanımlıyor ve özellikle “çocuk kitabı olarak tanımlamadığını” belirtiyor. Sanırım kitapları Türkçe’de basan yayınevleri, satışa sunan kitapçıları bu konuda bilgilendirmiyor; kitapçılar da kitaplardaki muhteşem resimleri görünce yerleştirmek için hemen çocuk kitapları bölümüne yöneliyorlar. Beş Shaun Tan kitabı edinmişim: El Arbol Rojo (Türkçe’de Kızıl Ağaç –İspoş arkadaş hediyesi), El Visor (İspoş arkadaş ziyaretinde kitapçıda üzerine atlanmış, sanırım Türkçe çevirisi yok), Kayıp Şey, Rules of Summer (Türkçe’ye Asla Neden Diye Sorma diye çevrilmiş (??)) ve Taşradan Öyküler. Hepsi için çocukların 10+ yaşlarında okumasının daha iyi olacağını düşündüğüm harika kitaplar.

Çocukluğumda gerekçesini hatırlamadığım bir günlük karakter değiştirme halim vardı. Köylü kız, balerin ve menekşe hatırladığım karakterlerim. İsmi değişiyordu da, davranışı değişmiyordu hatırladığım kadarıyla o günkü karakterimin. Yetişkinlere bir nevi eğlence sunuyormuşum; “Bugün adın ne?” diye sorduklarını hatırlıyorum. Hacer Kılcıoğlu’nun kahramanı Çiçek ise Bugün Adım Kaktüs Benim’de (4-6. sınıflar), o günkü ruh haline göre Çiçek olmak yerine Papatya, Hanımeli, Nergis vb. oluyor. Büyümek için çok acelesi var, her gün heyecanla yüzünde bir sivilcenin baş vermesini bekliyor. Bir yandan da, aslında çok sevdiği yeni doğmuş kardeşinin hayatına getirdiği tatlı kıskançlıkları sindirmeye. Arada hap bilgileriyle öğretici, su gibi akıp giden bir kitap. Jean Giono’nun Ağaç Diken Adam’ı, çocuk kitabı olmamakla birlikte her yaş grubunun okuduğunda içinde umudu hissedeceği bir kitap. Doğaya, doğanın cömertliğine olan umut bir yana; bir insanın koşulsuzca insanlığa verebileceği hazineyi anlatan bir öykü.
 
Sylvia Plath’in Kiraz Hanım’ın Mutfağı (6-10 yaş (??)) ve Sorun Yaratmayan Kıyafet (10-14 yaş) kitaplarının dışında başka çocuk kitaplarını araştırmak istediğimde İngilizce’de bu iki öykü ve The Bed Book (Yatak Kitabı) öykülerinin farklı zamanlarda kimi zaman öykünün ismiyle, kimi zaman toplu öyküler adıyla farklı kombinasyonlarda basıldığını gördüm. İmge Kitabevi Yayınları’ndan çıkan Sorun Yaratmayan Kıyafet’te David Roberts’ın çizimleri ile Yatak Kitabı (şiir-öykü) ve Sorun Yaratmayan Kıyafet öyküsünün yanı sıra, Kırmızı Kedi’nin Kiraz Hanım’ın Mutfağı kitabına adını veren öykü, Bayan Şeri’nin Mutfağı adıyla yer alıyor. Aynı öyküler Kırmızı Kedi baskısında Yatak Kitabı, “Hiç Önemi Yok” Elbisesi ve Kiraz Hanım’ın mutfağı isimleriyle bizi bekliyor. “The It Doesn't Matter Suit” için bu çeviri sanki daha uygun gibi. Resimler yine David Roberts’ın orijinal çizimleri olarak kitapta yer bulmuş ancak yerleşimde sayfalar daha bonkör kullanıldığı için çizimlerdeki ayrıntılar göze daha hoş geliyor. Her iki çeviri de güzel, üç öykü de sıcacık. Bu yazı vesilesiyle İmge baskısını 2009’da, Kırmızı Kedi baskısını 2015’te aldığım iki kitabın aynı öykülerin çevirilerini kapsadığını ancak bugün görmüş olmam; unutmakta çok başarılı olduğum kitaplar için iki satır yazmanın ne gibi faydalar sağlayabileceğini bana öğretir, umarım.
 
Yazının bu bölümü de tamam olsun. Sevdiğim çocuk serilerini de bir vakit yazabilmenin hayalini kurayım.